Gençlik Aşıları

Gençlik aşısı nedir?

Gençlik aşısı içerisinde hyalüronik asit, somon DNA, kolajen aşıları ve çeşitli proteinleri içeren mezoterapi ürünleridir. İçeriği dolayısıyla kayıpları yerine koyarken elastikiyeti de artırarak yüzde lifting etkisi oluşturur. Aynı zamanda ince kırışıklıkları açarak cilde daha fresh parlak ve genç bir görünüm kazandırır.

Gençlik aşıları ortalama olarak 2 ila 4 seans yapılır. Seans sayısı kişinin cildindeki yıpranmanın derecesine, hastanın yaşına ve seçilecek gençlik aşısına göre farklılık gösterir.

Gençlik aşıları nasıl etki etmektedir? Hangi  bölgelere uygulanır?

Gençlik aşıları genellikle hyalüronik asit ve somon DNA ların kendi molekül ağırlıklarının yaklaşık olarak 10 ila 100 katı kadar su tutması ile etki eder. Cildi nemlendirir, cilt ışıldar ve parlar, gerilen ciltte lifting etkisi ile ince kırışıklıklar açılır.

Gençlik aşıları yüz, boyun, dekolte, el üstleri gibi birçok bölgeye uygulanabilir.

Hyalüronik asit nedir?

Hyalüronik asit bizim vücudumuzda doğal olarak bulunan bir maddedir. Yaşla beraber hyalüronik asit depolarımız azaldığı için kollajen üretimimiz durmaktadır.

Bu sebeple de yaşlanmanın önüne geçmek için sürdürmemiz gereken kollajen üretiminin en önemli yapı taşı olan hyalüronik asitin takviye olarak cilde uygulanması gerekmektedir.

Anti aging yüz mezoterapi; kişinin ihtiyacına göre içeriği belirlenen, cildi yenileyen, cilt kırışıklığı ve cilt sarkmalarında oldukça etkili bir yöntemdir. Anti aging yüz mezoterapisi cildin altına cildi yenileyen hayalet iğneler ile uygulanmaktadır. Anti aging yüz mezoterapisi, hastanın cildinin altına uygulanan vitaminler, mineraller sayesinde ciltte nem miktarını artırmaktadır. Ayrıca hastanın cildine uygulanan ilaçlar sayesinde kişinin cildi yenilenmektedir.

Anti Aging Yüz Mezoterapi Avantajları Nelerdir?

Anti aging yüz terapi, günümüzde genç, orta ve ileri yaşta uygulanabilen cildin yenilenmesine olanak sağlayan bir tedavi yöntemidir. Anti-aging yüz mezoterapisi ile ciltte kolajen sentezi uyarılmakta bu sayede yüzde gençleşme, sıkılaşma ve parlaklık ile birlikte cilt daha taze ve dinlenmiş görünmektedir. Ayrıca anti-aging yüz mezoterapisi ile cilt daha aydınlık bir görünüme kavuşmaktadır.

Yüz mezoterapisi yönteminde cildi yenileyen hyaluronik asit, vitaminler, mineraller ve amino asitler cilt altına hayalet iğneler sayesinde uygulanmaktadır. Hastaya uygulanacak anti aging yüz mezoterapisi alanında uzman doktorlar tarafından steril ortamda yapılmalıdır.

Paris ışıltısı, anti-aging yani yaşlanma karşıtı tedavi için uygulanan mezoterapi yöntemlerinden biridir.

Paris Işıltısı her yaşta uygulanabilir.

Cildin daha canlı, genç ve ışıltılı görünmesini sağlar.
Paris ışıltısı, güzel bir cilde sahip olmak için harika bir formülden oluşan bir içeriğe sahiptir. Cildi nemlendirmesi için hyaluronik asit, kolajen sentezini uyarıp serbest radikalleri nötralize etmesi için 12 adet vitamin, protein/elastin/kolajen üretimine yardımcı olması için 24 adet amino asit, metabolik reaksiyonları uyarması için 6 adet koenzim ile 5 adet nükleik asit, hücre metabolizmasında dengeyi sağlaması için 6 adet mineral ve diğer serbest radikallere karşı savaşması için diğer bileşenlere (Glutatyon, Polisorbat 80, Glukuronik asit, Glukuronik asit lakton, Glukozamin, Dekstroz anhidroz) sahiptir. Toplamda Paris ışıltısı enjeksiyonunun içinde hyaluronik asit ile birlikte 59 adet canlandırıcı içerik bulunur. Paris ışıltısı, sahip olduğu etkin formülü ile anti-aging etki için fibroblast aktivitesini arttırır.

Hazırlanan özel içerik, göz çevresi, yüz, boyun ve dekolteye uygulanır. Uygulamanın sonuçları enjeksiyondan hemen sonra başlayarak birkaç gün içinde tam olarak ortaya çıkar.

Paris ışıltısı 5 seanstan sonra kanıtlanmış sonuçlar sağlar. 15 gün arayla uygulanan 3 seans ve 30 gün arayla 2 seanslık uygulama ile cildin canlılığının ve ışıltısının arttığı, yaşlanma belirtisi olan kırışıklıkların azaldığı görülmüştür.

Optimum kalıcı sonuçlar için 3 haftada 2 seans ve ayda 2 seanstan 3 aşamalı bir tedavi prosedürüne sahiptir. 1. aşama başlatma, 2. aşama onarım, 3. aşama ise stabilize etmeyi hedefler. Sonuçları korumak için yılda 2 kez prosedürün uygulanması önerilmektedir.

Cildinde kırışıklıklar oluşan, elastikiyet kaybı başlayan, kuruluk, cansızlık ve donukluk yaşayan kişiler için uygundur. Paris ışıltısı özellikle yaşlanma, yer çekimi, ultraviyole hasarlarını önlemek için uygulanan etkili bir tedavi şeklidir.

Makyajsız ışıl ışıl bir cilt isteyen kadınlar ve yaşlanma belirtilerini yok etmek isteyen kendine yatırım yapan erkekler için önerdiğimiz mezoterapidir.

Somon DNA tedavisi, saf hyalüronik asit ve somon balığı spermlerinden elde edilen DNA moleküllerinin, ciltte hücre tazeleme amacıyla kullanıldığı cilt gençleştirme yöntemlerindendir.

Zamanla canlılığını elastikiyetini kaybetmiş ciltlere kaybettiği canlılığı ve elastikiyeti yeniden kazandırır.

Ciltte sağladığı parlaklık ve canlılık ile birlikte uzun dönemde cilde yapılan en güzel yatırımdır.

Yaş alma ile birlikte hyaluronik asit başta olmak üzere cildin yapısında bulunan ve hücre tazelemeye yardımcı olan maddelerin miktarının azalması sonucunda cildinizin kalitesi azalır; daha kuru ve mat görünür. Cildi canlandırmak ve hücre yapımını desteklemek için birçok cilt uygulaması bulunur. Ancak bu konuda son zamanlarda en dikkat çeken yöntemlerden biri gençlik aşısı olarak da bilinen Somon DNA uygulamasıdır.

Cilde muhteşem etkileri olan insan DNA’sı ile aynı kimyasal yapıya sahip Somon DNA’yı klasik mezoterapi yöntemlerinden ayırmanız gerekiyor.

Somon DNA serumu, cildin temelini oluşturan ve hücrelerin tazelenmesine yardım eden polinükleotid maddesinin yapımına yardım eder.

Bu enjeksiyon işlemi sonrasında elastikiyeti artan cilt kendini hızla onarır. Size de bu uygulamadan sonra her yeni güne tazelenmiş olarak uyanmanın keyfi ile başlamak kalır.

Somon DNA Uygulamasına Hangi Durumlarda İhtiyaç Duyulur ve Hangi Bölgelere Uygulama Yapılabilir?

Somon DNA gençlik aşısı, sadece kadınların değil aynı zamanda erkek hastaların da tercih ettiği bir uygulamadır. Ayrıca genç veya yaşlı fark etmeden tüm hastalara uygulanabilir.

Her mevsim uygulama yapılabilmesi ve pratik bir yöntem olması sebebiyle cilt problemlerini gidermede oldukça yaygın bir yöntemdir. 

Somon DNA uygulaması;

  • Çevresel faktörler sonucu canlılığını yitiren, kuruluk ve matlık sorunu yaşayan cilde nem ve parlaklığının geri kazandırılmasının sağlanmasında
  • Zamanla cilt üzerinde oluşan siyah nokta, sivilce izlerinin tedavisinde
  • Yaşlanmaya bağlı olarak oluşan kırışıklıkların giderilmesinde
  • Genetik etkenler, yaşam biçimi veya yaşlanmaya bağlı olarak göz altında oluşan morlukların giderilmesinde
  •  Sigara, alkol vb. kötü alışkanlıkları yüzünden bozulan cilt kalitesinin iyileştirilmesinde
  • Yoğun strese bağlı olarak cildin canlılığını kaybetmesi durumlarında
  • Boyun ve dekolte bölgesi kırışıklıklarının giderilmesi ve bölgesel sarkmaların toparlanmasında
  • Yerleşmiş mimik çizgilerinin azaltılmasında oldukça etkilidir.

 

Somon DNA tedavisi cilt altına hayalet iğneler kullanılarak mikroenjeksiyon diye adlandırılan bir yöntem ile uygulanır.

Uygulamaya başlamadan önce uygulama yapılacak alan antiseptik özellik taşıyan bir sıvı ile temizlenir ve bölge lokal anestezi ile uyuşturulur.

Somon DNA aşısı hücre tazeleyeci bir aşıdır. Aşının içeriğinde bulunan somon balığı sütü ve spermi cildin yapısında bulunan kolajen ve elastin liflerini arttırır. Bu takviye sayesinde cilt kendini hızla toparlayarak sıkılaşır.

Cilt sarkmalarında gözle görülür bir iyileşme olur. Özellikle göz çevresinde oluşan kaz ayakları diye tabir ettiğimiz kırışıklıklarda zamanla ciddi azalmalar görülür.

Uygulama sonrası herhangi bir iz veya belirti göstermemesi sayesinde tedaviye devam ederken günlük hayata ara vermenize de gerek kalmaz. Ancak hassas ciltler için bazı durumlarda küçük kızarıklıklar ve iğne ucuna bağlı olarak morluklar oluşabilir. Bu durum ciddi bir sorun teşkil etmemekle beraber yarım gün gibi kısa bir sürede kızarıklıklar ve morluklar kaybolur.

Ağrısız bir uygulama olan Somon DNA aşısı için uygulama öncesi anesteziye ihtiyaç duyulmaz ve 15-20 dakika gibi kısa bir sürede uygulama yapılır.

Uygulamanın sıklığı da cildin ihtiyacına göre belirlenir. Genellikle 1-3 hafta aralıklarla seans tekrarlanmalıdır.

Düzenli olarak uygulanan tedavi sonrasında gözle görülür iyileşmeler izlenir.